Ücretli Öğretmenler Kadro Talebiyle Ankara’da Protesto Etti
Ücretli öğretmenler, ekibin isteği üzerine bugün Ankara Ulus’ta eylem yaptı. Ücretli öğretmenler adına yapılan açıklamada, “Tecrübe ile pişeriz. Saf altın gibi parlarız, tecrübemiz kıdemimizdir, biz son sınıfız. Biz buraya sahadan söz almaya geldik, olacak.” randevuyu siz mi veriyorsunuz? Söz istiyoruz, görev istiyoruz.” CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, “Size sözüm var, kaybettiğiniz hakkınızı vermek boynumuzun borcudur. Söz veriyorum 15 Mayıs’ta sizi unutmayacağız” dedi.
Ücretli öğretmenler, sigortalı olmaları, taban ücretin altında maaş almaları ve takım sorunları nedeniyle bugün Ankara’nın Ulus Meydanı’nda basın açıklaması yaptı. Ücretli Öğretmenler Dayanışma Derneği tarafından yapılan açıklamaya CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya da katıldı.
Özel Öğretmenler Dayanışma Derneği Başkanı Levent Atasoy ve dernek yöneticisi Gülcan Akdoğan basın açıklamasını okudu ve şunları söyledi:
“SAVAŞIMIZ YENİDEN BAŞLADI”
“Bugün geç olmadan görev almak için buradayız, sahadayız, sabırla bekledik. Sabırla bekledik. Umutla bekledik; bir ay önce geldik, üç ay önce geldik, geldik. buraya gel…
Ücretli Öğretmenler Dayanışma Derneği ve Bursa Ücretli Öğretmenler Dernekleri Gazi Ücretli Öğretmenler Platformu olarak bugün yine burada toplandık. Çok sayıda basın açıklaması ve röportaj yaptık. İddiamız hep bire bir oldu, pahalı öğretim adı altında ezildik. Sayın Bakanımız bir avuç gazinin atanmasına karşıydınız KPSS’den atama başka, biz gaziler farklıyız. Bizi ve KPSS tecrübemizi mi kıyaslıyorsunuz? Yanılıyorsunuz… Yıllarca çalıştık, tecrübeli uzmanlar olduk. Devletimiz özel ders veren öğretmenler, taşeron işçi gibi bir çok alanda KPSS’siz alımlarına devam ederken KPSS puanı ister misiniz? Yanılıyorsunuz… Mevzuat ile birikim arasındaki farkı sizler bizden daha iyi bilmelisiniz.
Ücretli öğretmenleri hiçbir özlük hakkı olmadan ucuz işçi olarak çalıştırmak, yarım SGK primi ile emekli olma hayallerini ellerinden alıp sonra da sizinle işimiz bitti diye onları ortada bırakmak bizce en büyük hata ve günahtır. Karşı çıkmanız gereken sistem, sistem budur Sayın Bakanımız… Kesemize darılmayız, çabamız daha yeni başlıyor.
“BİR ÖĞRETMEN ÜÇ BEŞ ALTI BİN LİRA ASGARİ ÜCRETLE ÇALIŞIYOR. DİNİN BİZİ”
Buradan, sahadan, toplumun her seçkin kesimine bir bütün olarak sesleniyoruz. Bir öğretmen asgari ücretin altında üç, beş, altı bin liraya çalışıyor. Duy bizi, duy bizi. Sendikalara sesleniyoruz, bir öğretmen asgari ücretle çalışıyor. Buna nasıl izin verirsiniz biz öğretmen değil miyiz? Ülkemizin aydınlarına, gazetecilerine, yazarlarına, siyasetçilerine ve her alanda öne çıkan şahsiyetlerine sesleniyoruz. Öğretmen, bu kast sistemi içinde hiçbir özlük hakkı tanımadan sizi eğiten ve topluma kazandıran öğretmendir. Duyarlı vatandaşlarımızın her birine sesleniyoruz, biz öğretmeniz emekli olamayız, bilmiyor musunuz? Yıllarca köy okullarında, tercih edilmeyen her okulda çalıştık. Milli eğitimin emektar ve fedakar askerleri olduk. Alanımızda uzmanlaştık, atamaya layık değildik. Tecrübe ile kavrulduk. Saf altın gibi parlıyoruz, tecrübemiz büyüğümüz, biz büyüğüz. Biz buraya sahadan söz almaya geldik, görevi bize verir misiniz? Söz istiyoruz, görev istiyoruz.
Yıllarca sesimizi duyurmak için çok çalıştık; şu an bulunduğumuz yer sıfır. Haklarımızı istiyoruz. Hiçbir kişisel hakkımız yok, mağduruz. Herhangi bir düzenleme yok, halen taban fiyatın altında ve yarı SGK primli çalışıyoruz. Bunun için ne zaman analiz bulacaksınız? Hangi meslekte bu kurallar var? Adımız hoca, halimiz yok. Takım yok. Biz neyiz? Bizim bir ismimiz yok. Biz eğitim fakültesi mezunuyuz, bir formasyonumuz var, çok çalışarak atanmayı hak ettik.”
“BUGÜN BURAYA SÖZ SÖZ ALMAK İÇİN GELİYORSUNUZ. SÖZ ÖĞRETMENİM SANA KAYBEDEN HAKLARINIZI VERMEK BİZİM GÖREVİMİZDİR”
Yıldırım Kaya da burada şunları söyledi:
“Dün yanınızdaydık bugün yanınızdayız. Yarın da yanınızdayız. Yaşadıklarınızı biliyoruz. Mahmut Hocan Ordu’da seçim kampanyası yürütüyor. Öğretmeniniz sizi duymaz. Anneniz, bacınız, abi evlat amca amca öğretmen duysun diye seçim meydanlarının tasmalarına asılacak.yapışan siyasetçiler.90 bine ödenen öğretmenler esaret bedeliyle yıllarca açlığa mahkûm edildi.Bugün siz buraya geldiniz. bir söz alın size kaybettiğiniz hakkınızı vermek boynumuzun borcu çünkü alın terinizi istiyorsunuz bu evladın hakkını istiyorsunuz bakın bu bizim anamız sen bayrak için ayağa kalk cumhuriyet için ayağa kalk diyorsun Türkiye için, çocuklarımızın laik, demokratik, çağdaş, bilimsel ve halk eğitimi almasını istiyorsunuz.Depremde barınma hakkınız olmadığı halde arabanızda yatıp, öğrencinize baktınız.Bu devlet, O Sana söz veriyorum 15 Mayıs’ta seni unutmayacağız.”
haberduragan.xyz